Engizek Hukuk ve Arabuluculuk

Velayetin Değiştirilmesi 1

Velayetin Değiştirilmesi ve Velayet Davası:

Boşanma davalarında boşanma hususu kadar nafaka, müşterek çocukların velayeti, tazminat vs. gibi hususlar da başlıca sorunlardandır. Taraflar anlaşmalı ya da çekişmeli boşanma davasında çoğunlukla velayet konusunda anlaşamamakta ve sıkıntı yaşamaktadırlar. Boşanma ve diğer konularda anlaşabildikleri takdirde anlaşmalı boşanma davası açılacaktır. Ancak boşanma konusunda anlaşılmış olsa bile nafaka, tazminat, velayet vs. gibi hususlardan yalnızca birinde anlaşılamamış olması durumunda çekişmeli boşanma davası açılacaktır.

Velayet Davasında Görevli Mahkeme:

Velayet davasında görevli mahkeme aile mahkemeleridir. Aile mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde asliye hukuk mahkemeleri aile mahkemesi sıfatıyla velayet davasına bakmaktadır.

Velayet Davası Nerede Açılır? Velayetin Değiştirilmesi Davasında Yetkili Mahkeme:

Velayet altında bulunan çocuğun yerleşim yeri çocuğun kendisine bırakıldığı anne veya babanın yerleşim yeridir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu genel yetki kurallarına göre de müşterek çocuğun velayeti kendisinde olan davalı anne veya babanın yerleşim yeri yetkilidir. Bu sebeple velayetin değiştirilmesi davası müşterek çocuğun yerleşim yeri aile mahkemesinde açılmalıdır.

Evlilikte Velayet Nasıl Kullanılır?

Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velayeti birlikte kullanırlar.

Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hali gerçekleşmişse hâkim, velayeti eşlerden birine verebilir.

Velayet, ana ve babadan birinin ölümü halinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir.

Anne ve Baba Evli Değilse Velayet:

Anne ve baba evli değilse velayet anneye aittir. Anne küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayet kendisinden alınmışsa hakim, çocuğun menfaatine göre, vasi atar veya velayeti babaya verir.

Mahkemenin Velayet Kararı Değiştirilebilir mi?

Velayete ilişkin verilen kararların değiştirilmesi mümkündür. Bu hususta mahkeme kararı kesin hüküm niteliği taşımadığı gibi tarafların anlaşmalı boşanma protokolünde “velayet kendisine verilen taraf evlenirse velayet diğer tarafa geçer” ya da “taraflar ileride velayet davası açamaz” gibi hükümler yazmaları bağlayıcı değildir. Bu sebeple değişen şartlar varsa çocuğun velayeti kendisinde olmayan eş diğer eşe karşı velayetin değiştirilmesi davası yani velayet davası açabilecektir.

TMK madde 183’te yapılan düzenlemede “Anne veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması halinde hakim, re ‘sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır.” hükmüne yer verilmiştir. Burada önemli olan yeni olguların çocuğun menfaatine aykırılık teşkil edip etmediğidir. Bu hususta velayet avukatı ile konuşarak velayetin değiştirilmesi sebepleri hakkında ayrıntılı bilgi edinmenizi tavsiye ederiz.

Velayeti Kendisinde Olan Annenin Yeniden Evlenmesi veya Babanın Yeniden Evlenmesi:

Türk Medeni Kanunu 183. maddede annenin veya babanın başkasıyla evlenmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması halinde hakim re ‘sen ya da anne ve babadan birinin istemi üzerine tedbir alabileceği belirtilmiştir.

Yine aynı şekilde TMK 349. maddede belirtildiği üzere velayet sahibi anne veya babanın yeniden evlenmesi velayetin kaldırılmasını gerektirmez. Ancak, çocuğun menfaati gerektirdiğinde velayet sahibi değiştirilebileceği gibi, durum ve koşullara göre velayet kaldırılarak çocuğa vasi de atanabilir.

Velayetin Kaldırılması Halinde Ana ve Babanın Yükümlülükleri:

Velayetin kaldırılması halinde ana ve babanın çocuklarının bakım ve eğitim giderlerini karşılama yükümlülükleri devam eder.

Ana ve baba ile çocuğun ödeme gücü yoksa bu giderler Devletçe karşılanır.

Nafakaya ilişkin hükümler saklıdır.

Velayetin kaldırılmasını gerektiren sebep ortadan kalkmışsa hakim, resen ya da ana veya babanın istemi üzerine velayeti geri verir.

Çocuğun Üstün Yararı ve Velayetin Değiştirilmesi Sebepleri:

Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre; velayetin düzenlenmesinde asıl olan çocuğun üstün yararıdır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5. maddesi gereğince Aile Mahkemesi bünyesinde bulunan psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan, her iki ebeveyn ve çocuklarla görüşmek suretiyle inceleme ve rapor istenip; tarafların barınma, gelir, sosyal ve psikolojik durumlarına göre çocuğun sağlıklı gelişimi için velayeti üstlenmeye engel bir durumun bulunup bulunmadığının araştırılması, mahkemece çocuğun bizzat dinlenerek, görüşü alınıp ve diğer deliller de göz önüne alınmak suretiyle ebeveynlerinden hangisi yanında kalmasının çocuğun menfaatine olacağı tespit edilerek velayet konusunda bir karar verilmesi gerekir.

Velayetin değiştirilmesi davasında hakim re’sen ve talep üzerine velayetin değiştirilmesini gerektiren hususlarla birlikte çocuğun beyanını da göz önünde bulundurarak karar vermelidir. Çocuğun isteği tek başına etkili olmamakla birlikte çocuğun beyanına da gereken önem verilmelidir.

Velayet Düzenlemesinde İdrak Yaşı Kavramı:

Mahkeme belli yaşın üstündeki çocukların velayetini düzenlerken çocuğu dinlemeli ve velayet konusundaki görüşünü sormalıdır. Yargıtay uygulamasına göre çocuğun idrak yaşı, 8 yaş veya üstüdür. 8 yaş veya bu yaşın üzerinde olan çocukların görüşü alınmadan velayetin düzenlenmesi, değiştirilmesi veya kaldırılması mümkün değildir (HGK K.2018/1278).

Benzer Yazılar